Site icon Anahtar TV

Bir Sen Eksiktin Stanley Ağabey!

Geçtiğimiz günlerde dünya medyasında Stanley Fischer’ın ABD Merkez Bankası FED’de başkan yardımcılığı görevine getirileceği haberleri yayınlandı. Kimdir Stanley Fischer? Batı medyasına göre ‘hocaların hocası’, ‘piyasa tecrübesi de olan deneyimli bir ekonomist’ ve ‘uzman kriz yöneticisi’.
 
Hocaların hocası diyorlar çünkü aralarında FED Başkanı Ben Bernanke ve Avrupa Merkez Bankası Başkanı Mario Draghi’nin de bulunduğu birçok ünlü ekonomi yöneticisinin üniversite hocası. ‘Süper Mario’ lakaplı Draghi faizleri neredeyse sıfıra indirdiği halde Avrupa’yı yıllardır güçlü bir ekonomik büyümeye kavuşturamadı. Asıl önemli öğrenci ise Bernanke. Kendisi, 2005 yılında ve sonrasında defalarca Amerika’da konut piyasası balonu diye birşey olmadığını iddia etti. Yaramaz öğrenci Bernanke dersini iyi çalışmamış olacak ki 2008 yılında Amerika’da konut balonu diye birşeyin var olduğu hepimiz öğrendik. Çünkü balon patladı! Bernanke’nin göremediği balon o kadar büyüktü ki nerdeyse tüm dünya finans sisteminin çökmesine neden oluyordu!
 
Bay Fischer’in piyasa tecrübesi ise 2002 – 2005 yılları arasında Citigroup’ta yürüttüğü başkan yardımcılığından geliyor. Banka bu dönemde yürüttülen genişlemeci politika nedeniyle 2008 yılında fiilen battı. Öğrenci Bernanke sağolsun, yüz milyarlarca dolarlık kurtarma paketleri ile hocanın icraatının kötü görünmesine müsaade etmedi.
 
Gelelim Stanley Fischer’in uzman kriz yöneticiliğine. Bu paye de ‘hoca’nın 2005-2013 yılları arasında yürüttüğü İsrail Merkez Bankası Başkanlığı görevinden dolayı veriliyor. Bu konuda çok derin analizler yapmaya gerek yok. Yakın zamana kadar ekonomik sıkıntılardan dolayı sokaklara dökülen İsrail vatandaşlarının televizyon görüntülerini hatırlayın yeter.
 
Ancak Fischer’in kriz yönetiminde uzmanlık sanatını konuşturduğu bir başka ülke daha var: Türkiye! Bu nedenle kendisine yakınlık duyuyor ve başlıktaki ‘Ağabey’ ifadesini kullanıyorum. Ama nedense batı medyası Stanley Ağabey’in Türkiye’deki üstün kriz yönetimi başarılarını görmezden geliyor. Yazık! Allah’tan Türk medyası var da Fischer’in Türkiye icraatlarını unutturmuyor.
 
Şu satırlar Deniz Gökçe’nin 15 Aralık 2013 tarihli köşe yazısından:
 
“…1999 yılı sonbaharında Washington’da yapılan IMF ve Dünya Bankası toplantılarından kur çapası yaklaşımını kullanmamız tavsiyesi çıkmıştı ve tavsiyeyi yapan da Stanley Fischer idi. … Şubat 2001 döneminde kur çapası sistemi çökerken bir doların değeri kabaca iki katına yükselmiş oldu. … Fischer 2001 krizinde Demirbank’ın elindeki kamu kağıtlarının para basarak alınmasına ve piyasaların sakinleşmesine yol açılmasına izin vermemişti.”
 
Bu ifadeler de Mahfi Eğilmez’in 13 Aralık 2013 tarihli yazısından:
 
“Kasım 2000 krizi, Fischer ve IMF yetkilileri tarafından yanlış teşhis edildi. Teşhis yanlış olduğu için önerilen tedavi de yanlış oldu. Şubat krizi yanlış teşhisin adeta bir kanıtı olarak ortaya çıktı. Fischer, teşhis hatasını sürdürerek bu kez programın en temelli çıpası olan kur çıpasının kaldırılması tavsiyesini yaptı. Böylece Türkiye, yüksek faizlerden sonra bir de devalüasyon şoku yaşadı.”
 
Sadece ABD için değil dünya finans sistemi için de çok kritik bir dönemde işte böyle bir kariyere sahip olan Stanley Fischer FED’in adeta dümenine geçiyor.
 
Başkan Obama tembel öğrenci Bernanke’yi beğenmedi. Yerine Janet Yellen’ı 2014 yılı başında FED Başkanı yapacak. Hayır, Obama 2008 Krizi’ni doğru tahmin edemediği için nihayet Bernanke’yi cezalandırmıyor. Bence Bernanke Amerika’nın ve Avrupa’nın süper zenginlerinin çıkarlarını savunuyordu. Bu kesim 2008 Krizi’nin ardından FED’in karşılıksız trilyonlarca dolar basıp fiilen batan dev bankaları kurtarmasını istedi. Başkan Obama göreve geldiğinde 2008 Krizi’ni kucağında buldu ve Bernanke aracılığıyla dayatılan bu politikayı uyguladı. Açıktan basılan trilyonlar dev bankalara verildi. Bankalarını batıran yöneticiler üstüne milyonlarca dolarlık bonuslar aldı. Yüzbinlerce Amerikalı ise işlerini ve evlerini kaybetti.
 
Süper zenginler basılan bu paraların bankaların içinde durmasını piyasaya dolaşıma çıkmamasını istiyor. Çünkü aksi takdirde bu kadar çok para çok yüksek enflasyona neden olur ve ekonominin dengesini bozar. Ancak bu para dolaşıma çıkmadan da ABD’de ekonomik büyüme sağlayıp işsizliğiazaltmak mümkün değil. Obama para basmaya devam etmek ve sonuçta bu parayı kredi şeklinde piyasaya sürmek istiyor. Parasal genişlemeye devam yanlısı Yellen’ı seçmesi bu yüzden.
 
Fakat anlaşılan süper zenginler lobisi boş durmamış ve Yellen’ı frenleyecek isim olarak Bernanke’nin hocası Stanley Ağabey’i uygun görmüşler. Bu arada Obama’nın politikası dünyayı hiperenflasyona süper zenginlerin tercihleri ise süper bir deflasyona sürükleyecek; bu da ayrı bir yazı konusu. Ne diyelim hakkımızda hayırlısı!
 
 
Erkan Öz

Exit mobile version