SAM YELİ
Sadece 22 gün önceydi…
Tayyip Bey için rüzgar tersten esiyordu…
Şimdi tam 22 gün sonra rüzgarı tersten estirenler, terse düştü…
Sam yeli ortaya çıktı…
Sam yeli esince sakın ıslak yakalanmayın. İnsanı alaca bulaca yapar…
Öyle bir rüzgardır ki tersine eser…
Tayyip Bey çok badireler atlattı…
Arkadaşlarımın arasında onu sevenler de var sevmeyenler de…
Zorluklarla karşılaştığında onlara “göreceksiniz, atlatacak” diyordum. Bana pek inanmıyorlardı…
Üçüncü, dördüncü, beşinci, onuncu, hep doğru tahmini yapıyordum. Yavaş yavaş ikna olmuş gibiydiler…
Müştak Baba’nın TİMSAH şiirinin son satırı beni hiç yanıltmıyordu…
Şiirde “DER-YA-YI-SEFİD” sözleri geçiyordu…
Bu satırı, Ak Parti’ye sesleniş olarak yorumlamıştım. Dört yıl önceydi…
Serdar Turgut ve Pelin Çift, şahitlerimdir…
Hatta satırın ebced tarihi olan 2029 senesini söylediğimde, milyonlarca izleyenler içinden birkaç önyargılı, bana “Ak Parti’den para mı aldın?” diye e-mail göndermişlerdi…
Tam yirmi iki gün önce sondan bir önceki badire, Tayyip Bey’in kapısını çalınca, arkadaşlarım tekrar hücuma geçerek “bu kez toparlayamaz görünüyor, ne diyorsun?” dediler.
Onlara “bir aya kalmaz, rüzgar yine Tayyip Bey’in yelkenlerini şişirir, görürsünüz” dediğimi hatırlıyorum…
Beş ya da altı yaşlarındaydım…
On dokuz Mayıs günüydü. Havalar yeni ısınıyordu. Stadyum gösterilerinden sonra denize giren orta okullu, liseli ağabeylerimize özenmiş, babaannemden denize girebilmek için izin istemiştim.
Sam yelinin ne olduğunu o gün öğrenmiştim…
Babaannem çok alim bir kadındı.
Belli ki benim üşütüp hasta olmamdan endişe ediyordu. Bana eliyle, karşı taraftaki bir amcayı işaret etti…
Adamın yüzünde ve boynunda lekeler vardı…
“Üzerinde pis deniz suyu varken, tersten samyeli esince bu hale gelmiş” dedi…
Babaannem çok alim bir kadındı..
Büyüyünce adamdaki lekelerin pigment eksikliğinden olduğunu anladım…
Yine de denize girdince ilk işim, hemen bir havluyla acelece kurulanmak olur. Denizin pis tarafına ise hiç yaklaşmam…
Babaannem şimdi rahmetli oldu. Çok alim bir kadındı… Sam amcayı ve sam yelini ondan öğrendim…
Bugünlerde sam yeli yine ortaya çıktı…
Sam yeli tersten eser…
İnsanı ıslak yakalarsa alaca bulaca eder…
Sadece 22 gün geçti ve ben yine tahminimde isabet ettim.
Müştak Baba çok alim bir Osmanlı büyüğü…
Tahminlerimde ona güveniyorum…
Şunu söylemeye çalışıyorum: Tatilinizi yetmiş bin dolara yaparsanız, sam yeline ıslak yakalanır, alaca bulaca olursunuz…
Kendi cebinizden ödemiş olsanız bile Allah razı olmaz ve hemen sam yelini gönderir…
Sizi Sam Amcaya benzetir…
Alaca bulaca olursunuz…
Eğer başkasının parasıyla yetmiş bin dolara tatil yapmışsanız, hiç affınız yoktur. Sam yeli sizi ıslak iken yakalar…
Ayıp değil mi?
Bırakın yetmiş bini, yedi bin değil, yedi yüz dolara bir ay çalışıp evine ekmek götürmeye uğraşan insanların ülkesinde bu iş ayıp değil mi?
Yetmiş dolarla yedi yüz dolar arasında toplam serveti olanlara sam yeli hiç etki etmez…
Onlar denize pis tarafından hiç girmezler…
Hepimiz pis sulardan çekinmeliyiz…
Rüzgar tersine döndü…
Tayyip Bey’i terse sürmek isteyenlerin tersine…
Sadece 22 gün geçti…
Sam yeli bu, hiç affetmez…
Adı üzerinde, Sam amcanın pis denizine girenleri arıyor, buluyor, alaca bulaca yapıyor…
Ayıp değil mi?
Hadi pis denize girdiniz,
Bari sam yeli gelmeden, size ulaşmadan kurulansaydınız.
Siz pis denize girmek isteyenleri, o pislikten men edeceğiniz yerde kendiniz, nasıl oldu da girdiniz?
Ayıp değil mi?
Bir de bütün denizi dalgalandırarak ortaya çıkıyorsunuz…
Ayıp değil mi?
Şimdi herkes sizi gördü…
Sam yeline yakalandınız…
Alaca bulaca oldunuz…
Ayıp değil mi?
Bana sam yelini babaannem öğretmişti…
Çok alim bir kadındı…
Tahminlerimi ise Müştak Baba’ya güvenerek yapıyorum…
Müştak Baba ise gerçek bir alim…
Bir atak daha kaldı…
Şimdiden uyarmalıyım…
Tayyip Bey’e etki edemeyecek…
Pis denizde yüzenleri Sam amcanın sam yeli gelip yine yakalayacak…
Bence oturun oturduğunuz yerde…
Koca denizi artık dalgalandırıp, bulandırmayın…
Bir dönüp kendinize bakın…
Alaca bulaca oldunuz…
Ayıp… Ayıp…
Serhat Ahmet TAN
08.01.2014