UYAN! Bir Fırtına Yaklaşıyor

Dünyada bir şeyler değişiyor. Hissediyorsun değil mi? Teknoloji ilerliyor, ekranlar parlıyor, veriler yükleniyor ama bir yandan çok temel bir şey elimizden kayıyor. Gün geçtikçe “normal” dediğimiz kavram değişiyor:

• Mülkiyet yerine kiralama,
• Mahremiyet yerine gözetim,
• Paraya dokunmak yerine QR kodlar,
• Gerçekliği yaşamaktan çok “görüntülemek”…

İşte “The Great Reset” adı altında yürütülen bu düzensel değişim, 2030 yılına kadar dünyayı tamamen dönüştüreceğini öngörüyor. Ve bu, yalnızca bir ekonomik plan değil; insanlığın fıtratına, ruhuna ve iradesine yönelik bir yeniden programlama.

Kim Bunlar, Neyi Amaçlıyorlar?

Dünyayı yöneten bazı çevreler kendilerini sıradan insanlar gibi görmez. Onlar, insanlığın geleceğini belirlemesi gereken “seçilmiş akıllar” olduklarına inanırlar. Kimileri Tanrı’ya inanmaz, kimileri Tanrı’nın susmuş olduğuna ve görevin kendilerine kaldığına inanır. Bazıları ise daha ileri giderek Tanrı’nın tahtına oturabileceklerine dair bir kibir taşır.

Amaçları net:

• Bireysel mülkiyeti sonlandırmak
• Dijital kimlikleri zorunlu kılmak
• Merkez bankası dijital paralarıyla (CBDC) tüm işlemleri izlemek
• Sosyal kredi sistemleriyle bireyleri puanlamak
• Geleneksel aile, din, toplum yapısını silmek

Bunlar bilim adı altında, ilerleme adı altında, insanlığa “iyilik” diye sunuluyor. Oysa bunlar hakikatin yerine algoritmayı, merhametin yerine veriyi, insanlığın yerine makineyi koyma projesidir.

Bu Planlar Neden Çökecek?

Kur’an’ın Enfâl Suresi 30. ve 31. ayetleri bu konuda bize çok çarpıcı şeyler söyler:

“Onlar tuzak kuruyorlardı; Allah da tuzak kuruyordu. Allah tuzak kuranların en hayırlısıdır.”

“Onlara Allah’ın ayetleri okunduğunda, derler ki: ‘Duyduk, istersek biz de benzerini söyleriz. Bu, evvelkilerin masallarından başka bir şey değildir.'”

İnsanlığı kendi fıtratından koparan her süreç, kürsüsü ne kadar büyük olursa olsun çökmeye mahkûmdur. Tarih, kibirli planların yerle bir olduğu mezarlıklarla doludur. Firavunlar, Nemrutlar, Ebu Cehiller… Planları vardı. Ama Allah da plan yaptı. Ve tarih boyunca hakikatin planı galip geldi.

Bugün görünen o ki, 2030 hedefleri çöküyor:

• Finansal sistem içten çürüyor
• Dijital sistemler yıpranıyor
• İnsanlar uyanıyor
• Küresel çatışma derinleşiyor
• Ve fıtrat yeniden kendine doğru dönüyor

Umut Burada Doğar

Kur’an bize sadece tehditleri anlatmaz; ne yapmamız gerektiğini de öğretir. Takva sahipleri korkup bir köşeye sinenler değil; uyanık, akıllı, dayanışmacı ve dirayetli olanlardır.

“Ey iman edenler! Allah’tan korkun, sabredin, sebat edin, bağlarınızı sıkı tutun. Allah takva sahipleriyle beraberdir.” (Al-i İmran 200)

DİRENİŞÇİ MANİFESTO: FİTRATI KORUMAK, HAKİKATİ YAŞATMAK

1. Oku. Kendini, zamanı, Kur’an’ı, düşmanı oku.
2. Hazır ol. Gücün yettiğince bilgini, aklını, topluluğunu güçlendir.
3. Sabret ve sebat et. Kıyamet kopsa da adımın sarsılmasın.
4. Adil ol. Diren ama haddi aşma. Düzen bozan gibi değil, denge kuran ol.
5. Topluluk kur. Tek başına kurtulamazsın. Çevre, aile, vefa zinciri inşa et, Yoldaş, yandaş, arkadaş yani insan biriktir.
6. İnancından taviz verme. Sana deli, gerici, komplo teorisyeni desinler. Sen dosdoğru kal.
7. Fizikî değerini kaybetme. Toprak, gıda, bilgi, altın/gümüş gibi varlıkları koru. Onlar yeni dünyanın temelidir.
8. Zihnini ve kalbini güncel tut. Hem teknolojiyi anla, hem ruhunu koru.
9. Görünmeden yürü. Bilgeliğin sesi gür çıkmaz, ama yankısı uzun olur.
10. Unutma: “Onlar plan yapar, Allah da plan yapar. Ve Allah plan yapanların en hayırlısıdır.”

Bu bir korku çağrısı değil; bu bir uyanış çağrısıdır.

Her çağın Firavunu varsa, her çağın Musa’sı da vardır.
Her zulmün karanlığında, bir Yusuf kuyudan çıkar.

Kendini küçük görme. Belki de bu çağın İbrahim’i sensin.

“İbrahim, tek başına bir ümmetti.” (Nahl 120)

Korkma. Uyan. Hazır ol. Ve mücadele et!

Unutma! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur. (M.K. Atatürk)