Geçtiğimiz gün Bugün Gazetesinin yayınladığı “Barnaba İncili” haberi gündeme oturdu ve yankı getirdi. Ama ortalıkta ciddi bir bilgi kirliliği dolaşıyor. Haberi görür görmez bu konunun üzerine gitmem gerektiğini düşünerek harekete geçtim. Nitekim yıllardır Barnaba İncili meselesini zaten izlemekteyim.
İlk yayınlanan haberde (http://gundem.bugun.com.tr/esrarengiz-incil-turkiye-de-cikti-184914-haberi.aspx ) Ankara Adliyesinin Adli Emanetler bölümünde 8 yıldır bekletilen ve unutulan bir İncil bulunduğu, bu İncil’in en az 1500 yıllık olduğu, Süryani alfabesi ile Aramca (Arami dili) yazılmış olduğu ve Papa’nın o İncil’i istediği belirtiliyordu. Bu da ilk olarak 1980 yılında Şırnak Uludere’de (o dönem Uludere Hakkari’ye bağlıydı) bulunan ve Zafer dergisinde yayınlanan bir haberle gündeme gelen 2000 yıllık Barnaba İncili’ni akla getiriyordu. Bu Barnaba İncil’ini önemli kılan; 2000 yıllık olması, Hz. İsa’nın vahiy kâtibi aziz Barnaba tarafından kaleme alınmış olması, Hz. İsa’nın konuştuğu dil olan Aramca ile yazılmış olması, Hz. İsa’nın “Tanrı oğlu” değil de bir peygamber olduğunu söylemesi ve Hz. Muhammed’in gelişini müjdeliyor olmasıydı. Dolayısıyla ortada dikkate değer bir iddia var.
Acaba Adliyede bulunan bu kitap, 1980’de Uludere’de bulunan Barnaba İncil’i ile aynı kitap mı? (Bugün piyasada “Barnabas İncili” diye satılan kitapla bunun hiçbir ilgisi yok. Piyasadaki de tahrif olmuş bir kitaptır.)
Adliyede bugünlerde ortaya çıkan “İncil”, Ankara Etnografya müzesine gönderilmiş. Ben de aynı gün (27.02.2012) müzenin müdürü Mehmet Yücel Kumandaş’ı aradım ve gazetede yayınlanan haberin doğru olup olmadığını sordum. Evet, kitap şu anda orada… Ama kamuoyunda ciddi bir bilgi kirliliği var. Kitabın en az 1500 yıllık olduğu söyleniyor; Arami dilinde yazıldığı belirtiliyor vs. Ancak Mehmet Yücel Beyin verdiği bilgilere göre kitap üzerinde henüz bir bilirkişi incelemesi yapılmamış. Sadece “öyle olduğunu düşünüyoruz” diyor. Yaş belirlemesi için henüz karbon testi de yapılmamış. Dolayısıyla bu kitabın Arami dilinde yazılmış ve en az 1500 yıllık olduğunun söylenmesi tamamen bir spekülasyon.
Kitabı şu an elinde bulunduran Ankara Etnografya Müzesi Müdürünün verdiği bilgiler özetle şöyle…
Birkaç hafta önce müzeye adliyeden bir faks gelmiş, “elimizde eski bir İncil var, gelin alın” demişler; bunlar da bir uzman personel ve bir güvenlik görevlisini gönderip kitabı aldırmışlar. Olay bundan ibaret. Eski dili okuyamadıkları için kitabın ne olduğunu kendileri bile bilmiyorlar. Sadece üzerinde haç resmi ve bir takım Hıristiyanlık figürleri olduğu için İncil olduğunu düşünüyorlar. Süryani alfabesiyle yazılmış İnciller bugün hâlâ bazı Süryani vatandaşlarımız tarafından kullanıldığı için bu alfabeyle yazılmış yazıların şekli şemali belli ve bu yüzden bu kitap da bu alfabeye benzeyen bir yazı ile yazıldığı için sadece onun Süryani alfabesi ile yazıldığını düşünüyorlar. Muhtemelen de öyledir ama Aram dilinde yazıldığının hiçbir dayanağı yok.
Arami dili Hz. İsa’nın diliydi. Bugün yaşayan bir dil değil. Dünyada sadece Suriye’de Ma’lule denen bir köyde konuşulduğunu gazeteci yazar Müfid Yüksel’den duymuştum. Ama tabii 2000 yıl önceki Aramca ile bugün Ma’lule’de konuşulan dil arasında birçok farklılaşmalar olmuştur. Dünyada bu dili bilen ve bu dille yazılmış antik metinleri tercüme edebilecek sadece birkaç kişi var ve onardan biri Türkiye’de… Kendisi bir antik diller uzmanı Prof. Hamza Hocagil. O, daha önce 1980’de Uludere’de bulunan ve bugün Özel Harp Dairesinin kasasında bulunduğuna inandığım gerçek Barnaba İncil’ini tercüme eden kişi. Tercümeyi kendisine yaptıran da bizzat Özel Harpçi generaller. Aralarından bazıları bugün Ergenekon Davasında yargılanıyor.
Müze müdürüyle görüştükten sonra Hamza hocayı aradım. Kendisiyle uzun bir süreden sonra tekrar görüştüğümüzde çok hoş bir sohbet yaptık, sonra Barnaba İncil’i meselesine geldik. Hoca Barnaba İncili’ni tercüme ettiği için bu metinleri detaylı şekilde inceleme imkânı bulmuştu ve o sahifeleri iyi tanıyor. Ona Adliyede ortaya çıkan bu kitapla, kendisinin tercüme ettiği kitabın aynı olup olmadığını sordum. Kitabın görüntüleri medyada yayınlandığı için bunları görmüştü ve bunların Barnaba İnciliyle hiçbir ilgisi olmadığını söyledi. Hatta bunun İncil bile olmadığını, sadece bir dua kitabı olduğunu söyledi. Ve çok ilginç bir iddiasını benimle paylaştı. Hoca bu kitabı daha önce görmüş. Onu kendisine getirenler, muhtemelen askeri istihbarattan, sivil giyimli dört askermiş. Hoca kitabı incelemiş ve bunun İncil değil, bir dua kitabı olduğunu söylemiş. Hatta Etnografya müzesindeki bu kitap “şükür göklerdekine aittir, ona dua edin” cümleleriyle başlıyormuş.
Sonra Hamza hocayla görüşmek için sözleştik. Bu konuyu Allah izin verirse önümüzdeki günlerde kendisiyle oturup konuşacağız.
Neyse şimdi bekleyelim, bakalım Kültür Bakanlığı müzeye gönderilen kitabı gerçekten inceleyip meseleyi açıklığa kavuşturacak mı? Çünkü müze müdürü Mehmet Yücel Beyin bana söylediği; yapacakları inceleme sadece bu kitabın kültür varlığı değerinin tespiti yönünde olacakmış. Yani tercüme ve karbon testi yapma gibi bir gündemleri en azından şu an için yok maalesef. Ama belki Kültür Bakanı Ertuğrul Günay bu konuda inisiyatif alır da kitabı detaylı bir incelemeye tabii tutar.
Neyse, biz bu konunun takipçisiyiz. Diğer gazeteci arkadaşlarımız bu konuya sadece bir haber gözüyle bakıyorlar ama biz haberin de ötesinde olayların takipçisi araştırmacılar olarak nöbetteyiz. Eğer bir gelişme olursa, birinci elden bilgilerle buradan kamuoyuna aktarmaya devam edeceğiz…
Hamza yardımcıoğlu
25.02.2012
Fotoğraflar: Bügün Gazetesi
Allah sizden razı olsun.böyle konulara sadece haber diye bakmak sakıncalı bence.sizin gibi değerli araştırmacılar sayesinde konular gerçek değerlerinde ele alınıp araştırıldıkça içimiz rahat.
ALLAH YAR VE YARDIMCINIZ OLSUN
FASTAN SEVGİLERLE
vay be demek özel harpçiler işin içinde belki bu dediğiniz gibi incil bile değildir
Sayın Yardımcıoğlu’nun, 15.08.2014 Tarihli “Barnabas İncilinin Sırları” Adlı Makalesi,
Yukarıdaki Makalesinden, iki yıl sonra ne kadar kapsamlı ve zor araştırmalarla bize sunulmuş ve bu sureçte araştırmalarına deavam etmiş.
Bize ne çok bilgi veriyor.
Emeğine sağlık.
Saygılar