Gazeteci-Yazar Hamza Yardımcıoğlu ve Araştırmacı-Yazar Serhat Ahmet Tan tarafından sunulan Çalar Saat programının “Gökten Gelen Gözcüler” isimli bölümü yayınlandı.
Adana’da çekilen, “Gizemli Sorular” isimli bölümün devamı niteliğinde olan bu bölümde birçok efsaneye konu olmuş gözcüler meselesi ele alınacaktır.
Çalar Saat: Gökten Gelen Gözcüler

(Visited 272 times, 1 visits today)
Serhat bey bugün yabancı bir sitede plutondan daha ileride bir gök c isminin güneş sistemine yaklaştığına ilişkin bir haber vardı. Gozlemlerden çıkan sonuç bu yönde imiş.
Sayın Hamza ve Serhat bey benim sorum son birkaç yıldır başlayan ve son zamanlarda gittikçe sıklaşan kuş ve balık toplu ölümleri ve 30 aralık ta istanbulda da duyulan ve dünyanın heryerinde sıklıkla duyulan gökyüzünden gelen tuhaf seslerin , dünyanın heryerinde sıklaşan sinkhole yani deliklerin Obama nın ve fransız dış işleri bakanının ısrarla üstünde durduğu gerçekleşecek iklim kaosları , okyanuşta iklimlerinde dengesini sağlayan gulfstream deki tatlı su oranının artması( sebep buzulların hızla erimesi ) tekrar oluşacak bir nuh tufanının habercisi olabilirmi ? Bu konu hakkında bilgi verirseniz sevinirim .. Saygılar
Hocam selamlar
Kısıtlı zamanlarınızdan kırpıp ,istişareyi seçtiğiniz için ikinizede sonsuz teşekkurler hocam,arkadan gelen kuran sesi de sizin subliminal mesajınız mı:)
Güzel olmuş…
Hocam Sümerlere dayandığı söylenir peygamber soyunun…!!!
Cinler konusunda da genetik uyuşmazlık olmasaydı lilitin çocuklarıda olamazdı diye düşünüyorum,demekki sadece kromozomal bir değişiklik var sadece,yani ins ve cin uyumlanabiliyor,ve bu aşılmamaı gereken bir yasak meyve idi…
Bu bahsedilen cinimsi ırk reptilianlar bence,ve göz aurası açık olan insanlar bunu görebilirler genetik farklı olmalarının yanında cismani olarakta göz hemen farklı olduklarını anlıyor,aslında ruh onun ademi olmadığını anlıyor,sen sadece buna anlam veremiyorsun,reptilian ırkı göz aurası mutlaka algılar
Allahın kanunları da ins ve cin ni aynı ortamda birbirleriyle imtihan etmek ten geçiyorsa
Yaratımda bir sınır olmadığına şüphe yoktur
Bizler evrene evrendekilere uzaylı gözüyle bakmaktan vaz geçersek bir gün rahmani sisteme gerçekten iman etmiş oluruz belki..
Talut calut ile ilgili yorumlar yapmıştım,bencede birebir direk günümüzü anlatan ayetler zikredilmiş,anormal detaylar var
Çok haklısınız hamza hocam kevkeb (gezegen)ler savaşı ,bencede bir ırk var ,ve bizin yaratılışımızdan öndeler sanki ,burdan cinler kapısına varırız
Hocam bu sandığın ucu fatih sultan mehmete varıp dayanıyor sanki
Fatihin gizli kitabı diyorda,bence fatihin eline geçmişti bu ve kendi sözünde ne diyordu sakalımın tek kılı bile bu sırrı bilse ,onu koparıp atardım diyor,nedir bu sır?
1400Lü yıllarda bu sandık Akşemseddinin ön görüsüyle bulunmuş olabilir mi?
Neydu bu sırlarla dolu kitaptan kasıt?
Belkide dediğiniz gibi bir geçmiş gelecek kitabıydı(levhaları),ve fatih konstantinopolisi ,bu şekilde feth etmişti,hamleleri bilirsen düşman zaten yenilmeye mahkumdur
Fatih te bir gizem olduğu kesindir
Sonrasında bu durum sultan suleymanla dahabi açığa kavuşuyor sanki,ayak izlerini takip ederseniz yol görülebiliyor gibi
Lakin abdulhamitle bu sanki siyonistlerin eline geçiyor ,ve saltanat düşüyor gibi
Zira osmanlı gazeteleri şifreli gelecekten bahsediyordu,ve birebir suretler çiziliyordu,bu nasıl oluyordu?
Serhat hocamın dediği ahit sandığı bahsindeki tekrar israilin eline geçecek demişti ,o zaman bu tezle bu doğrulanır
Şu da olabilir evren zaten ileri geri kevkep saatleriyle doludur
Eğer ben evrende dolaşabilen bir varlıksam,benim zamanı bilen bir makinayada ihtiyacım yoktur,çünki zaman kevkeblerde farklı akmaktadır
Andromedada geçen milyon yılları dünyadan,yada dünyada geçen yılları siriustan izleyebilirim çünki zamanın haaadimiyimmm
Burdanda kapı direk IDR-IS a.s ma açılıyor,ozaman göklerin lahuti kanunu ,hedronlarda gizlidir,tedrahedron,oktahedron larrrrr bize geçmişi ve geleceği aynalardan yansıtır,sirius dünyadan bu aynalarla gözlemlenebilir,keza dünyada siriustan o varlıklar tarafından gözlemlenebilir,bayabi karışık oldu lakin
Kulağımda şu çınladı ,önlerinden arkalarından sağlarından sollarından onlara yaklaşacağım sözü,tedrahedrona işarettir bence,insanın etrafına kozmik tedrahedronlar yerleştirmiş rahman,bu na biz manyetik alan diyoruz,bu insanın koruma kalkanıdır,7den 70bin kata kadar bu tedrahedronlar çalıştırılabilir,hz insan modeli budur
Allah yevm-u acunu dahi hz.insan için koruyucu tavannnnn tedrahedronlarıylaaa çevirmiştir,su kozmikkk su ve yaratılışın tek gerçeği kutsal su da tedrahedronlardan oluşu,biz bunu yağan kar tanelerinde görmekteyiz,hepsi sınırsız sayıda tedrahedronik şekillerle bezelidir ve sesi içe haps ederler,aslında ses de bir tedra hedrondur,ses tedrahedron olmasa idi kutsal su sesi yutamazdı,kar yağarken hiç farkettiniz mi,sanki aaaaamaaaa da gibiyizdir ,ses yoktur sonsuz bir huzur sukuneti vardır
Belkide rahman kara gışa gıyamete kozmik bir tını bırakmıştı da biz bu tınının tı sını o an hatırlayıp sukunete eriyoruzdur bilemeyiz…
Acaba thoth hun kitabın fatihin eline geçmiş olabilir mi:)
O zaman bu lanet niye onda gerçekleşmedi,tez çürüdü
Ne çok gizemli kitap var dimi..!
Hep bi gizem hep bi pandoranın kutusunu arama özlemi
Halbuki en gerçeği olan kitap zaten sana geldi öyle değil mi?
kardeşim sen çok şeyler biliyorsun daha ayrıntılı anlatırsan sevinirim. teoriler formunda böyle şeyler çok konuşulur ve ilgi görür. teoriler sitesine gelirsen bilgilerini paylaşırsan sevinirim. googlede teoriler sitesi diye aratırsan çıkar. iyi günler
Estağfirullah syn onur
Ben sadece fikir beyan ediyorum
Ne haddime çok bilmek
Dediğiniz gibi herşey sadece teori
Zaman konusunda muhyiddin ibn arabi bu tedra hedronlardan dem vurmuş ,mimar sinan bütün ccsmilere ,hedronik şekiller şifreler bırakmış,özellikle selimiye camiine,acaba neyi görmemiz isteniyor sizce?beni de düşündürüyor bu durum,benimki sadece bir yorum
Saygılar
…
muzik var kuran degil 🙂
Kitabımız Kuran hem insanlar hem de cinler için gönderildiğine göre içerisinde sadece cinlere özel veya sadece cinlerin anlayabileceği şekilde kodlanmış içerikler olması gerekmez mi?
Kader ve kirilma noktalarini anlatirken cok komplex bir durum ortaya cikmasindan bahsetmiyorsunuz Serhat bey. Sizin degisik bakis acisindan bazi olaylari anlatmaniz ve Kitabimiz Kuan-i Kerim in Sürelerini örnek verererek aciklamalariniz cok güzel. Sizinde dediginiz gibi…imanimiza ip baglayip degisik yönlere gidebiliriz. Yalniz..Kader kisminda…mesela..ufak müdehalelerle bir insanin kaderinin degismesi…baskalarinin benimkiyle birlikde degismesi anlamina gelir ve bu o kadar büyük bir hal aliyorki…insan akli buna yetmeyebilir. Ayni örümcek aginin dagilimi gibi..yalniz büyük bir kaosun düzenli hali gibi. Düsüncelerinizi bilmek isterdim…Saygilar ve Selamlar Hamburg dan
İlginç bazı tespitler: 11 dakikadan itibaren Kur’an nebe(amme) suresi(40 ayet) radyo sinyali olarak sese karışıyor.
11:18′ de Hamza Y. ve Serhat A.T. tarafından bu surenin 18. ayetinde de geçen bölük bölük, büyük kitle halinde ifadesi üzerinde duruluyor.18. ayet meali: Sûr’a üflendiği gün, bölük bölük Allah’a gelirsiniz.
15:31’de 31. ayete kadar okuma tamamlanmış oluyor.31. ayet ve sonrasında ayetlerin meali olarak takva sahipleri ve ödüllerinden bahis açılırken Hamza Y.tarafından Hz.Muhammed(S.A.V.) ve sahabelerinin tebliğ hizmetlerinden bahis açılıyor.
programın son dakikasında Hamza Y. ve Serhat A.T. ahit sandığında geçmiş zamana bakıştan bahsederken 40. ayet arka fonda beliriyor.Meali:”Biz, yakın bir azap ile sizi uyardık. O gün kişi önceden yaptıklarına bakacak ve inkârcı kişi: “Keşke toprak olsaydım!” diyecektir.” Program biterken surenin de okunuşu bittiği anlaşılıyor. Toplam 8 dakikada 40 ayet ve 40 meal okunmuş oluyor. Bundan sonraki bir programda Serhat Bey bu düzenlemenin rastlantı sonucu oluştuğunu buna yemin de edebileceğini söyleyince Kainatta tesadüfe tesadüf edilmez inancıyla bu tespitlere yöneldim.Allah onlardan razı olsun..