Gazeteci-Yazar Hamza Yardımcıoğlu ve Araştırmacı-Yazar Serhat Ahmet Tan tarafından sunulan Çalar Saat programının “Evrim Teorisi ve Adem ile Havva” isimli bölümü yayınlandı.
Çalar Saat programının bu bölümünde “Evrim Teorisi” konusu ele alınarak Adem ile Havva’nın Şeytan tarafından nasıl aldatılabildiği üzerine çeşitli görüşler ileri sürülecektir.
Çalar Saat: Evrim Teorisi

(Visited 205 times, 1 visits today)
Özür Dilerim Ama İlk Defa Sayın Hamza Bey’e İlk Defa Katilmiyorum. Sayın Ahmet Bey’e Katiliyorum.
Lütfen Kizmayin. Evrim Teorisi Degil ama ( ki ben bu konuda Oterite ve Bilgili Değilim)
Ama Bilimle Din asla ters düşmez diye düsünüyorum.
Bir Belgeselde İzlemistim. Maymundan İnsana Dönüşme Degil.
Daha Farklı bir Canli Oldugu belirtilmisti. Bilimsel Sonuclarıyla.
Hatta Darwin’in, Araştirması Çürütülmüştür. Bulunan Maymunun Kafatasına ona ait olmayan bir Kemik eklendigi Ve Maymula insan arası gecis sağlandığı…
Saygılar
Kütüb-ü Sitte’de bulunan bir Hadis-i Şerif’te Âdem A.s. “Baba” olarak nitelendiriliyor. Bu şekilde başka Hadis-i Şerif’ler olma ihtimali de vardır…Bu da sizin “dişi Âdem” teorinizi çürütüyor gibi.
Ayrıca evrimciler tanrısız evrimden bahsederken, Ahmet Bey’in neden o kadar onları savunduğunu anlayamıyorum. Herhangi bir dönemde evrim olsa dahi o yine Allah’ın İrade ve Kudret’i ile olabilir ancak. Ama bilindiği kadarıyla Hz. Âdem’de evrim olmadan yoktan yaratılış söz konusudur. Evrim var ise yoktan ve sebepsiz yaratılış yok ise, Hz. İsa’yı nasıl açıklayacaksınız. Her şeyin bilimle sağlaması yapılamaz bence. İlahi İrade Kudret, sünetullah denilen evren sebep sonuc ilişkileriyle- sistemiyle kayıtlı-kısıtlı değildir. Sebep- sonucları koyan da O İrade’dir zaten. Bilim yoktur da demiyoruz.
Şu da dikkatimi çekmekte; sohbetlerinizde Hadis-i Şerif’lerden hiç bahsetmiyorsunuz.
Fasil : KADER BÖLÜMÜ
Konu : Çocukların Hükmü
Ravi : Ömer İbnu`l-Hattab
Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: “Musa aleyhisselam: “Ey Rabbim! bizi ve kendisini cennetten çıkaran adem`i bize bir göster!” diye niyazda bulundu. Hak Teala ve Tekaddes hazretleri de babası adem aleyhisselam`ı ona gösterdi. Bunun üzerine Hz. Musa: “Sen babamız adem misin?” dedi. adem: “Evet!” deyince: “Yani sen, Allah`ın kendi ruhundan üflediği kimsesin. Sana bütün isimleri öğretti, meleklere emretti ve onlar da sana secde ettiler öyle değil mi?” diye sordu. adem yine: “Evet!” dedi. Hz. Musa sormaya devam etti: “Öyleyse sen niye bizi ve kendini cennetten çıkardın?” Bu soru üzerine Hz. adem: “Sen kimsin ?” dedi. O: “Ben Musa`yım!” deyince: “Yani sen, Allah`ın risalet vererek mümtaz kıldığı kimsesin. Sen Beni İsrail`in peygamberi, perde gerisinde Allah`ın konuştuğu kimsesin. Allah seninle kendi arasına mahlukatından bir elçi de koymadı değil mi?” dedi. Hz. Musa “Evet!” deyince; Hz. adem: “Öyleyse sen, (bu söylediğin şeyin) ben yaratılmazdan önce Allah`ın (kader) kitabında yazılmış olduğunu görmedin mi?” dedi. Hz. Musa “Evet!” deyince: “Öyleyse Allah`ın kazası (hükmü) benden önce cereyan etmiş bir şey hakkında beni niye levmediyorsun?” dedi.” Aleyhissalatu vesselam, devamla: “Hz. adem, Musa`yı ilzam etti. Hz. adem Musa`yı ilzam etti. Hz. adem, Musa aleyhimesselam`ı ilzam etti” buyurdular.
HadisNo : 4845
Serhat beye katılıyorum.Nuh suresindeki “halden hale geçerek yaratma” ayeti anne karnındaki gelişimden değil, Nuh tufanından sonra yapılan genetik müdahaleden bahseder.Zaten bu ayetin Nuh suresinde geçiyor olması da bu duruma bir atıftır.Bunu destekleyen bir diğer ayet ise şudur; 7:69 “Sizi uyarmak için içinizden bir adam aracılığıyla size Rabbinizden bir ihtar gelmesine şaştınız mı? Hatırlayın ki, O sizi Nuh toplumundan sonra halifeler yaptı ve yaratılışta size daha fazla bir boy-bos verdi. Allah’ın nimetlerini anın ki kurtulabilesiniz.” Gördüğünüz üzere yaratılışımızla ilgili sürece bir müdahale olmuş ve önceki bedenden hem madden hem de manevi anlamda daha iyi bir duruma getirilmişiz.
KODADI:BAKARA
KOZMİK YARATILIŞIN BU SUREDE ÖZETLENİŞİ
EVRİMCİ ZIRVACILARININ HOMOSAPİEN ,EREKTUSUNA BAKARA SURESİ KAFİDİR
…
Maymuna dönüşen baBAsına özlem duyan yahudi ırkının ,maymunlaşma özlemi bakara suresinde d elilleniyor
1973’te Mary Claire King’in yürüttüğü araştırmada insan ve şempanze DNA’larının %99 oranında birbirine benzerliği ortaya çıkmıştı ,buna öyle çok sevinenler oldu ki,büyük bir çığır açtı bilim dünyasında,aranılan cevabı bulma çabaları bir nebzede olsa cevap bilabileckti artık
Derken daha sonraki yıllarda kodlanmayan DNA’lar hesaba katıldı ve bu oran %94’e düştü…sapien maymun erektusuna kavuşamayacaktı bu görüş ve delillerle.Ayrıca geçmişte bir çok insan fosili bulunduysa da halen şempanze fosiline rastlanamıyordu ,acaba nedendi,bu homo errektus hangi kovukta hangi maymunumsuyla aşna fişne içerisindeydi de bir türlü kendini bulamıyorduk ,ne çok seviyordu saklambaç oynamayı dimağlarda…
Hep dedim ve demeyede devam edeceğim
Eğer maymundan geldik bilinçsizdik diye hala devam edecek iseniz o kiranı boşa okumayın
Boşa kitaplarda çıkartmayın derim,çünki ayetleri anlayamamışsınız
Bakara Suresi (65-66)
Şüphesiz siz, içinizden Cumartesi yasağını çiğneyenleri bilirsiniz. Biz onlara, “Aşağılık maymunlar olun” demiştik.
Biz bunu, hem onu görenlere, hem de sonra geleceklere bir ibret ve Allah’a karşı gelmekten sakınanlara da bir öğüt kıldık.
Bakara Suresi’nin bu ayetlerinde Allah israiloğullarına cumartesi gününü mukaddes gün seçmiş o gün dünyevi işleri yasaklamış fakat bir kabile bu yasağı çiğneyerek balık avlamaya devam etmişler ve sonuçta Allah onları maymuna çevirmiş.Rivayetlerde maymuna çevirilme olayının anlık bir durum değil bir zaman aralığı sonucunda olduğu anlatılmaktadır.
Şuda olabilir
İsrailoğullarının bir kabilesi sürü halinde cumartesi günleri kendi kıyılarına uğrayan radyasyonlu balıkları yiyerek mutasyon geçirmiş olabilirler.Tarihçiler bahse konu olan kabilenin soy ağacından şimdi hayatta olanlarla şempanzeler üzerinde DNA testi yaparsalar %94 oranındaki benzerliğin %1-2 artması bile bu durumu ispatlayabilir.Sonuçta surede sonra gelecekler için ibret olması konusuna vurgu yapılmakta Peki bu çalışma neye yarar
Her bokun israil oğullarına çıkması evrim teorisinide iseail soyuna dayandırıyor,yine mezopotamya,yine sümerler,reptilianlar,falan fıstık bu yol izlerini takip ederek israil soyu bu maymunun genleriyle inceleelidir,evrim teorisinin burda çürüdüğünü sizlerde göreceksiniz,ama nerdeeeee o fatihler:)
Radyasyonlu balıklar ile ilgili çalışmalar yapılabilir.
Balıkların radyasyona uğramasında yeni elementlerin mesela varlığı şüpheli contorium gibi elementlerin tespiti yapılabilir.(Yeri gelmişken masaüstüne “contorium”un simgesi “con” isimli yeni klasör açılamaması deneyimle sabittir.)
Bu çalışmalar yapmayıp, yarın insan DNA’sına %99,9 bir maymunla uyumludur ,diyen homosapienler çıkarsa ,sen rabbine nasıl cevap vereceksin?
Araştırmadım ,söylenene inandım affet mi diyeceksin:)
Darvin ,nasıl çabalamıştı hatırla ,iskeletleri kertip kürt7p üretmeye çalışmıştı,ama nafile kozmik yaratılış zaten kendi kendini kanıtlıyor
Bir yanını kapasalarda bir yanından yalanları açığa çıkıyor
Ayrıca sitenizin bu halini hiç beğenmedim,eskisi daha düzenliydi,aradığımızı buluyorduk
Şahsen ben eskiyi tercih ederdim
Ayrıca nuh suresindeki o ayet bana evrimi anlatmaz
Nuhla gelen genetik birleşmeden kaynaklanan boy uzamasını anlatır
Ne yani nuh biraymunla mı çifleşmiştir
Ne çabuk akıl almaz şekilde uyduruk yorumlar yapabiliyorsunuz herşeye
Son söz,bakara suresinde gizlidir
Ara bul onu
…
Hamza Bey’in insanın yaratılışının safhalarını anne karnındaki evrelerle açıklamasına katılmıyorum. İlk insan Hz. Adem, bir anne karnında gelişerek yaratılmadı. O zaman Hz. Adem’in yaratılma aşamaları nelerdi peki? Keşke bu açıklama o anda karşı tez olarak Serhat Bey’in aklına gelseydi. Konu orada kapatılmayıp programın seyri daha ilginç konulara yönelebilirdi.
konu hakkında daha önce almış olduğum bazı notları sizlerle paylaşmak istedim.
İNSANIN YARATILIŞI
İnsanın yaratılışı konusunda,
Yüce Kitabımızda onlarca ayetler bulunmakta,
yaratılışın her aşaması bize bildirilmektedir.
Yüzyılımızda tıp konusunda yapılan teknolojik ilerleme sonucunda,
bazı ayetlerin bize bildirdiklerini keşfedebilmiş.
Birçok ayet ileri teknolojiyle açıklanmayı beklemektedir.
Modern tıp;
İnsanın ilk hücresinin oluşması ile ilgili yaptığı çalışmalarda,
erkeğin menisinde bulunan milyonlarca sperm hücresinden birinin dişi hücreye ( yumurta) girdiğini,
dişi hücrenin bundan sonra kendini kapattığını
ve diğer sperm hücrelerinin dişi hücreye giremediğini belirtir.
Yumurta döllenmiştir.
Hemen çoğalmaya başlar
ve insanın ilk nüvesi oluşmaya başlar.
Rabbimizin ezelde yazdığı Kader böyle başlar.
Milyonlarca sperm hücresinden bir tanesi şifre çözücü olarak dişi hücreye girer,
anne ve babanın karakterinden bazılarını alarak yeni kromozom,
yeni DNA
oluşarak yeni bir insan yaratılır.
Kıyame 37 ayetinde bu durum tüm açıklığı ile bize bildirilir.
Kıyame 37
Kendisi dökülen meniden bir nutfe (sperm) değil miydi?
İNSANIN YARATILIŞI
“NUTFE” (SPERM) DEN ÖNCE
insanın ilk nüvesinin sperm hücresi olduğunu belirmiştik.
Sperm oluşumundan önce ve
sonrasını da Kuran ayetleri bize bildirmektedir.
Bilim hücre yapısı hakkında,
atomların molekülleri oluşturduğunu,
moleküllerin makro molekülleri
ve bundan da hücreyi oluşturduğunu açıklar.
Hücrenin iç yapısı hakkında da kitaplar yazılacak kadar bilgilerden bahseder.
Rabbimiz,
Mü’minun suresinde insanın yaratılışını bize bildirirken
çamurun süzülmesinden bahseder.
İnsanın ilk nüvesi sperm hücresi
ve dişi hücrenin
çamurdan nasıl yaratıldığını
bilim farkına varmadan açıklar.
Nemli toprakta bulunan çeşitli element atomlarının;
nasıl bir laboratuvardan geçerek,
insanın ilk hücresinin meydana getirildiğini ( yaratıldığını) fark etmez.
Çamur süzülerek nasıl hücre halini alır?
Cevap sorunun içindedir.
Topraktaki element atomları bitkilerle ( ağaçlarda meyva, sebze, tahıl v.b. ) hayvan veya insanlar tarafından tüketilir.
Hayvanların aldıkları bu besinler
tekrar hayvanların insanlar tarafından tüketilmesi ile insan vücuduna girer.
Bu işlem devamlı yapılarak insan vücudundaki tüm hücrelerin yenilenmesi sağlanır.
Bu arada yaratılacak bir insanın;
babası tarafından alınan bu besinler sonucu
vücudunda oluşan sperm hücrelerinden biri,
annenin vücudunda oluşan dişi hücre ( yumurta)
içine girerek döllenmeyi sağlar
ve yaratılacak insanın ilahi yazılımdaki kaderi başlar.
Basit olarak düşünürsek;
Rabbimiz topraktan insanı yaratırken,
bitkileri, hayvanları, insanları (anne, baba)
birer laboratuvar olarak kullanması ile
toprağı süzer
ve insan haline getirir.
Kuran-ı Kerimde insan yaratılışını en güzel şekilde anlatan bu ayetler:
“ Mü’minun suresi 12. Ayet”
“And olsun, biz insanı, çamurdan (süzülmüş) bir özden yarattık.”
İNSANIN YARATILIŞI
SPERM HÜCRESİNİN DİŞİ HÜCREYE YERLEŞMESİ
Mü’minun suresi 13 ayet ise;
toprağın süzülmesi ile
Babada oluşan sperm hücresinin,
anne de oluşan dişi hücreye
yerleşmesini bildirmektedir.
Öyle ki bu yerleşmeyi dış etkilerden korunmuş
sağlam bir karargaha benzetir.
Bilimin açıklaması;
milyonlarca sperm hücresinin saldırısına uğrayan
dişi hücre aynı anda bir sperm hücresini içine alır
ve kendini diğerlerine kapatır.
Diğer sperm hücrelerinin daha sonra dişi hücreye girmesinin imkanı yoktur.
bazen ilahi yazılım gereği döllenmiş yumurta ikiye bölünür ve çoğalma başlar (tek yumurta ikizleri)
bazen de aynı anda iki dişi hücresi bulunur.
O zaman iki hücre ayrı ayrı döllenerek ( ayrı yumurta ikizleri)
aynı işlemi yaparlar.
Yani her seferinde dişi hücreye bir sperm hücresinin
girişine müsaade edilmiştir.
Diğer sperm hücreleri ne kadar girmek isteseler
hücre zarını aşamazlar.
Bilimin açıklaması ile Rabbimizin bize bildirdiği Ayet mükemmel şekilde birbiri ile örtüşür.
“Mü’minun suresi 13. Ayet”
“Sonra onu nutfe (sperm) hâlinde sağlam bir karargâha (dişi hücreye)yerleştirdik.”
İNSANIN YARATILIŞI – 4
ANA RAHMİNDE
Bilim,
döllenmiş yumurtanın ana rahmine ulaştığını
ve rahim duvarına yapışarak,
çoğalmaya başladığını
ve kök hücreleri ile oluşan organlarla
küçük bir insan şeklinin oluştuğunu
ve daha sonra büyüdüğünü belirtir.
Kuran-ı Kerim bu yapışmayı “alaka” kelimesi ile açıklar.
Türkçede de kullanılan bu kelime ilişik anlamına gelmektedir.
Bilimin son yüzyılda tespit ettiği bu durum;
Rabbimiz tarafından bize bildirilmektedir:
“Mü’minun 14. Ayet”
“Sonra bu “nutfe” yi “alaka” ( rahim duvarına iliştirdik) hâline getirdik. Alakayı da “mudga” (hücrelerin çoğalması, kök hücrelerinin oluşması) yaptık. Bu “mudga”yı da kemiklere dönüştürdük ve bu kemiklere de et giydirdik. Nihayet onu bambaşka bir yaratık olarak ortaya çıkardık. Yaratanların en güzeli olan Allah’ın şânı ne yücedir!”
İNSANIN YARATILIŞI – 5
ANNE KARNINDA
Bilim,
anne karnında sırasıyla batın duvarı,
rahim duvarı
ve amniyon zarı
olmak üzere korunmuş üç bölge içerisinde;
bebek embriyonunun ( cenin) gelişiminin sağlandığından bahseder.
Ayrıca embriyonu saran amnion kesesinin de
amnion,
koryon
ve desidüa adlı
üç zardan oluştuğundan bahseder.
Rabbimiz bir ayetinde bunu da bize bildirir:
“Zümer 6”
“Sizi tek bir nefisten yarattı, sonra ondan kendi eşini var etti ve sizin için davarlardan sekiz çift indirdi. Sizi annelerinizin karınlarında, üç karanlık içinde, bir yaratılıştan sonra (bir başka) yaratılışa (dönüştürüp) yaratmaktadır. İşte Rabbiniz olan Allah budur, mülk O’nundur. O’ndan başka ilah yoktur. Buna rağmen nasıl çevriliyorsunuz?”
İNSANIN YARATLIŞI – 6
Bilim insanları,
insanın yaratılışını keşfedince;
tüp bebek,
taşıyıcı anne gibi uygulamalara geçmiş,
hayvanların klonlanması çalışmaları ile
adeta kibirli bir şekilde
yaratıcı pozisyonuna soyunmuşlardır.
Bu durumu bilen Rabbimiz;
Hz. Muhammed (SAV) peygamber efendimize ulaştırdığı vahiy ile bizi uyarmış. Yaratıcı ( Halik ) isminin tüm hallerini bize bu vahiy ile bildirmiştir.
Anne ve Baba ile topraktan yaratılan insanı;
tüm yaratılışlarla yarattığını,
anne ve babasız insan yarattığını ( Hz. Adem ),
annesiz babadan yaratılış ( Hz. Adem’in eşi ),
babasız anneden yaratılışı ( Hz. İsa )
yaptığını bize bildirerek hem uyarmış,
hem de bu durumlardan ibret alınmasını
ve Allah’tan başka yaratıcının
olmadığını bilerek
kendisine ibadet etmemizi
ayrıca hiçbir şeyi ortak etmememizi
bize bildirmiştir.
Tur 35
Yoksa onlar hiçbir şeysiz mi yaratıldılar? Yoksa bizzat kendileri mi yaratıcıdır?
Vakıa 62
Andolsun, ilk inşa (yaratma)yı bildiniz; ama öğüt alıp-düşünmeniz gerekmez mi?
Casiye 4
Ve sizin yaratılışınızda, her yana yaydığı canlılarda, kesinliği yakalayan bir topluluk için ibretler, işaretler vardır.
En’am 102
Rabbiniz Allah işte budur! İlah yok O’ndan başka. Herşeyin yaratıcısıdır Halik’tir O. O’na kulluk/ibadet edin! O her şeye Vekîl’dir.
HZ ADEM’İN YARATILIŞI
Daha önce insanın topraktan süzülerek
içindeki elementlerin,
bitkiler, hayvanlar
ve bunlardan oluşan besinlerin;
Anne ve Baba vücudunda
döllenmiş iki hücreyi oluşturduğunu,
yine anne vücuduna giren bu besinlerin
vücudunda işlem görerek
bu iki hücreye ulaşması
ve özü toprak olan bu besinlerin;
rabbimizin yarattığı DNA şifreleri ile
insan bedenine dönüşmesi (toprak-insan bedeni) oluşumunu anlatmıştık.
Hz. Adem’in yaratılışında
anne ve baba olmadığından,
Rabbimizin “ OL” emrinin oluşturduğu
ve kıyamete kadar gelecek insanların
şifrelerinin ilahi yazılımını
içinde bulunduran (DNA) döllenmiş yumurtanın (dişi hücresi)
toprakla bir şekilde irtibatlandırılarak
toprağın süzülmesi ile
bitkiye benzer şekilde,
beden oluşturulmuş.
Daha sonra Ruh üflenerek canlılık,
bilinç kazandırılan beden;
bu evrene hediye olarak,
ilk insan ( Hz. Adem ) yaratılmıştır.
Bilimin çözemediği bu durumu Rabbimiz,
ayetleri ile bize bildirmektedir.
“Nuh 17”
“Allah, sizi de yerden ot (bitirir) gibi bitirmiştir. “
“Sad 71-72”
“Hani, Rabbin meleklere şöyle demişti: “Ben çamurdan bir insan yaratacağım.”
“Onu kıvama erdirip içine ruhumdan üflediğimde, önünde secde ederek eğilin!”
HZ. ADEM’İN EŞİNİN YARATILMASI
Hz. Adem’in yaratılmasından sonra,
aynı ortamda,
aynı şekilde Eşi ( Havva) yaratılmış.
Ancak yumurta hücresi olarak
Adem den alınan kök hücresi
kullanılarak
bugün klonlama dediğimiz
şekle benzer bir yaratılışla
Havva yaratılmış.
Nisa 1
Ey insanlar! Sizi bir tek nefisten yaratan ve ondan da eşini yaratan; ikisinden birçok erkek ve kadın (meydana getirip) yayan Rabbinize karşı gelmekten sakının. Kendisi adına birbirinizden dilekte bulunduğunuz Allah’a karşı gelmekten ve akrabalık bağlarını koparmaktan sakının. Şüphesiz Allah, üzerinizde bir gözetleyicidir.
Araf 189
O, odur ki, sizi bir tek canlıdan yarattı, eşini de ondan vücuda getirdi ki, gönlü buna ısınsın. Eşini sarıp kucaklayınca o, hafif bir yük yüklendi de bir süre onu gezdirdi. Ağırlaştığında ikisi birden Rableri Allah’a şöyle dua ettiler: “Bize iyi huylu, yakışıklı bir çocuk verirsen yemin ederiz, şükredenlerden olacağız.”
HZ. İSA’NIN YARATILMASI
Hz. İsa, babasız yaratılmıştır.
Kuran ayetlerinde;
“Ruh” insan görüntüsü ile gelerek
Allah’ın “ OL” Kelimesi ile
Hz. Meryem’in
hamile kalmasını sağladığı,
ayrıca başka bir ayette
Hz. İsa’nın yaratılışının
Hz. Adem
gibi olduğu bize anlatılmaktadır.
Daha önce Hz. Adem’in yaratılışında
Rabbimizin “OL” emriyle yarattığı
döllenmiş yumurtanın
toprakla ilişkilendirilmesinden
bedeninin yaratıldığını yazmıştık.
Hz. İsa’nın da buna benzer “OL” emriyle yaratılmış
döllenmiş yumurtanın
bugünkü bilimin deyişiyle
“taşıyıcı anne”
olarak seçilen
Hz. Meryem de
bedenlenmesi ile
Hz. İsa Yaratılmıştır. ( en iyi Allah bilir)
Rabbimiz, Kuran- Kerim de bize bu olayı detayları ile anlatmaktadır:
“Meryem 17-18-19-20-21”
“Sonra onlardan yana (kendini gizleyen) bir perde çekmişti. Böylece ona ruhumuzu göndermiştik, ona düzgün bir beşer kılığında görünmüştü.
Demişti ki: ‘Gerçekten ben, senden Rahman (olan Allah)a sığınırım. Eğer takva sahibiysen (bana yaklaşma).’
Demişti ki: ‘Ben, yalnızca Rabbinden (gelen) bir elçiyim; sana tertemiz bir erkek çocuk armağan etmek için (buradayım).’
O: ‘Benim nasıl bir erkek çocuğum olabilir? Bana hiç bir beşer dokunmamışken ve ben azgın utanmaz (bir kadın) değilken’ dedi.
‘İşte böyle’ dedi. ‘Rabbin, dedi ki: -Bu benim için kolaydır. Onu insanlara bir ayet ve bizden bir rahmet kılmak için (bu çocuk olacaktır).’ Ve iş de olup bitmişti.”
Güzel bir yazı olmuş. Evrim teorisi ilginç.